13 Aralık 2010 Pazartesi

PUMA



Puma (Puma concolor), dağ aslanı olarak da bilinen, Kuzey ve Güney Amerika'da yaşayan, kedigiller (Felidae) ailesinden yırtıcı bir hayvan türüdür. Bu büyük ve yalnız dolaşan kedi kuzeyde Kanada'nın Yukon bölgesinden güneyde And Dağları'nın güneyine kadar oldukça geniş bir alanda yaşar.[1] Bulunduğu çevreye uyum sağlayabilen puma Amerika kıtasındaki belli başlı her habitatta yer alır. Aşırı avlanma ve doğal yaşam alanlarındaki insan yerleşmeleri sonucu tarihi olarak bulundukları bölgelerde sayıları azalmıştır.[1] Ancak bazı alanlarda son zamanlarda yapılan koruma çalışmaları ile popülasyonlarının arttığına rastlanmıştır.
Çok geniş bir alana yayılan puma değişik habitatlarda çok çeşitli renklerde ve cüssededir. Amerika kıtasında jaguardan sonra ikinci en büyük kedi olan puma, kaplan, aslan ve jaguardan sonra dünyanın en büyük dördüncü kedisidir.[2] Leopardan daha da büyük olsa bile puma kükreyemediği için büyük kediler arasında sayılmaz ve Panthera cinsi içinde değil de Puma cinsi içinde sınıflandırılır.[3]
Hem pusu hem de takip avını yapabilen pumanın avları da oldukça çeşitlidir. Ana besini geyikdir fakat aynı zamanda böcek, fare, tavşan, evcil kedi ve köpek, alpaka, sürü hayvanlarını da avlar.[4] Sürekli olarak saklanan bir kedi olan puma insanlardan uzak durur fakat çok nadir de olsa insanlara saldırdığı görülmüştür.[5]

UĞUR AKAR

OKUL NO:2009015702070

AKBABA



Akbabalar uzun ve geniş kanatları üstünde zarif bir biçimde dönerek saatlerce havada kalabilirler. İçlerinde biri ölü ya da can çekişen bir hayvan bulduğunda öbürleri de kilometrelerce uzaktan uçarak gelir.
Besini paylaşırken gövdesi daha büyük ve gagası daha güçlü olana öncelik tanıyan topluluk düzenine sıkı sıkıya bağlı kalırlar. Akbabalar genellikle kümeler halinde tünedikleri ve yuva yaptıkları sarp kayaların ve yüksek ağaçların tepesinde ya da yerde yaşayabilirler. Dişisi bir ya da iki yumurta yumurtlar ve 7-8 hafta boyunca kuluçkaya yatar.
Eskidünya akbabalarının avlarını kolayca yakalamaya elverişli kartalınkine benzer kıvrık pençeleri vardır.

UĞUR AKAR

OKUL NO:2009015702070

KAPLAN



Kaplan (Panthera tigris), kedigiller (Felidae) familyasından etçil bir memeli hayvan türü ve büyük kediler ailesinin dört üyesinden biridir. Süper yırtıcıdır ve vahşi hayatta bulunan en büyük kedi türüdür.[1][1]. Hint alt-kıtası dünyada yaşayan vahşi kaplanların %80'ine ev sahipliği yapmaktadır. Kuzeyde Sibirya, güneyde Hindistan ile Malakka yarımadası arasındaki bölgelerde bulunur.Dünya üzerinde bulunan en büyük ve en ağır kedi türüdür.


Çoğu kaplan kamuflajlarının uygun uyum sağladığı ve hızlı veya daha çevik avları yakalamlarının daha kolay olduğu ormanlarda ve otlaklarda yaşar. Hindistan'da, Türkiye'de,(Türkiye'de 1970'ten beri sadece 3 kez görüldü.) Çin'de neredeyse tüm Asya'da yaşarlar. Büyük kediler arasında sadece kaplan ve jaguar iyi yüzücülerdir. Kaplanlar sık sık su birikintilerinde, göllerde ve nehirlerde yıkanırlarken bulunurlar. Kaplanlar yalnız avlanırlar ve birincil olarak geyik, yaban domuzu, gaur, ve manda gibi orta ve büyük boyutlu otçullarla beslenirler. Buna rağmen arada sırada küçük avları da yakalarlar.
Kaplanların tek ciddi avcısı onları sıkça postu için yasadışı bir şekilde öldüren insandır. Aynı zamanda kemikleri ve neredeyse tüm vücut parçaları geleneksel çin tıbbında ağrı kesiciden afrodizyaklara kadar değişen bir alan için kullanılır. Kaçak avlanma ve ortamlarının yok olması kaplanların sayılarını büyük oranda azalttı. Bir yüzyıl önce dünya da 100 000'den fazla kaplan varken bugün bu sayı 2500 üreyebilen bireyi geçmez. Hiç bir kaplan nüfusu 250 üreyebilen üyeden fazlasına sahip değil.[2]. Tüm kaplan alt türleri tehlike altındaki türler listesinde yer almaktadır.

RIZA ONUR YELKENCİ

OKUL NO:2009015702038

KURT



Daha yakından incelendiğinde vücudunun köpekten daha uzun, göğsünün daha yüksek ve daha ince olduğu görülür. Kurtların kafası büyük, kulakları kısa, püsküllü kuyrukları vücutlarının üçte biri uzunluktadır. Renkleri alt türlerine göre yöresel olarak değişir, beyaz, krem rengi, sarımsı, kızıl, gri ve siyah olabilir.
Avrupa'nın ve Asya'nın fazla sıcak olmayan bölgelerinde bozkurtlar çoğunluktadır. Daha kuzeye gidildiğinde siyah ve beyaz renkli kurtlara rastlanır.
Kurtların boyutları da yöresel olarak değişir:
  • En büyük kurtlar Letonya, Beyaz Rusya, Alaska ve Kanada'da görülür, 160 cm vücut uzunluğuna (+ 52 cm kuyruk) ve ayakta dururken 80 cm boya erişirler. Bu kurtlar 80 kg ağırlığa kadar ulaşabilir.
  • En küçük kurtlar Ortadoğu'da ve Arap Yarımadasında bulunur, ancak 80 cm vücut uzunluğuna (+ 29 cm kuyruk) ve 20 kg ağırlığa ulaşırlar. Ömürleri 24 yıldır.
RIZA ONUR YELKENCİ

OKUL NO:2009015702038

ÇİTA



Evrimin mucizesi olan çitalar, dünyanın en hızlı kara hayvanlarıdır. Saatte yaklaşık 115 km’ye kadar ulaşabilirler. İnce ve uzun bacaklı vücut yapısıyla çita, adeta hız için yaratılmış bir hayvan dır. Benekli kürkü, küçük kafası ve kulakları, ve gözlerinin köşesinden burnunun yanlarına uzanan “gözyaşı çizgileri”, çitayı Afrika’nın diğer büyük kedilerinden farklı kılar.

ATİLLA KAYA

OKUL NO:2009015702002

ŞAHİN



Paçalı şahin bayağı şahinlerden geniş kanatları ve kartala benzer duruşuyla ayrılırlar. Ayakları topuklarına kadar tüyle örtülüdür. Asya ve Avrupa’nın kuzey bölgelerinde yaz mevsimini geçirirler. Kış aylarında Türkiye’nin güney kısmı da dahil olmak üzere ılıman yerlere göç ederler. Yuvalarını kayalıklara ve yüksek yaşlı ağaçlara yaparlar.

ATİLLA KAYA

OKUL NO:2009015702002

ASLAN



Savunmada ve av sırasında birleşen aslanlar, avlarını kovalar ya da pusuya düşürür. Genellikle gece avlanırlar. Av esnasında genellikle kükremezler. Fakat avı kovalarken birbirleriyle bağlantıyı sürdürmek için homurdandıkları olur.Buldukları taktirde leş yemekten de geri durmazlar. Aslanlarda av paylaşımı hiyerarşik bir düzende olur. Avdan ilk olarak yararlanma ayrıcalığı erkek aslandadır fakat sürünün erkek aslanı av mahalinde mevcudiyet gösterene kadar avı yere düşüren dişiler öncelikli faydalanır. Avlanan hayvan antilop ya da bufalo yavrusu gibi küçük veya ortaboy av ise avlanma esnasında takımdan ayrı düşmüş daha yaşlı aslanların avın düşürüldüğü noktaya daha çabuk ulaşan diğerlerinin sırasını bekledikleri gözlemlenmiştir. Ortalama bir Afrika aslanının hızı saatte 55 km’yi bulabilir. Ancak bu hızını yalnızca kısa bir süre devam ettirebilir. Hız almadan 3,60 m yüksekliğe zıplayıp, 12 metre uzaklığa atlayabilir. Erkek aslanlar dişilerden daha ağırdır.

ÖZER ÖZDERE

OKUL NO:2009015702065

BÜYÜK BEYAZ KÖPEK BALIĞI


Büyük beyaz köpekbalığı(Carcharodon carharias)genellikle soğuk kıyı sularında yaşayançok büyük ve hızlı yüzücüyırtıcı bir balık türüdür.Hakkındaki ilk bilimsel araştırma1554 yılında çıkardığı bir kitaptaki tanım ve çizimleriyle Rönesans dönemi araştırmacılarından Guillaume Rondelet’e aittir.1785’te Carolus Linnaeus çıkardığı katoloğunda (Systema Naturae)bu türü bilimsel olarak Carolus Linnaeus olarak isimlendirmiştir.Yüzyıllar boyu bu yanlış anlaşılmış balık ta Afrika’da yaşayan diğer yırtıcı kediler gibibirazda popüler medya ve yanlış bilgilendirilen insanlar yardımıylabir korku kaynağı oluşturmuştur.

ÖZER ÖZDERE
OKUL NO:2009015702065

SİYAH LEOPAR



Leoparların orijinal dağılımları çok geniş alanlardır.Ancak günümüzde yaşam alanları çok daralmış kimi yerde de  yok olmuştur

          Sina yarımadası, Arabistan, Filistin, Türkiye, Transkafkasya, Kafkaslardan güney Türkmenistana kadar, güneydoğu Özbekistan, güneybatı Tacikistan, İran’dan Belucistan’a Sind ve Keşmir, Nepal, Assam, Sri  Lanka, güneybatı Burma(Myanmar) Malezya yarımadası, Java ve Taylant, Hindiçini, Çin,Tibet, Mançurya’dan Kore’ye, doğu Sibirya’nın 50° kuzey enlemine kadar olan alanlarda bulunmaktaydı .Ancak bazı bölgelerde ya nesli tükenmiş yada tükenmek üzeredir. Sumatra ve Borneo adasında ise bulunmazlar.Afrika’da da  durum pek farklı sayılmaz.İnsan nüfusunun yoğunlaşması bir çok türde olduğu gibi leopar popülasyonunda da dramatik etkiler yapmıştır.Zanzibar leoparının  (Tanzanya adası) nesli tükenmiştir. Serengeti’de de aslan popülasyonu da leoparlar üzerinde olumsuz etki yapmaktadır.
            
        Leoparlar bulundukları bölgeye çok iyi uyum sağlarlar.Bu nedenle her çeşit ormanda, çalılık alanlarda çayırlık alanda, bozkırda, kayalık ve yarı çöl ortamda  yaşayabilirler.
 Bataklık tropikal ormanlarda, engebeli kayalık dağlarda  Kenya’nın karla kaplı dağlarında,  hatta Klimanjaro’nun 5638 metre yüksekliklerinde görülmüştür.Himalaya’larda ise 3000 metreden yukarda  ise pek sık bulunmaz.

OSMAN ÖZER
OKUL NO:2009015702033

AKREP


Karlı bölgeler hariç hemen hemen her yerde, ormanlık bölgelerde, çöllerde, taşlık ve kayalık yerlerde yaşarlar. Genellikle tropikal ve tropik altı iklim kuşaklarında yaygındır. Akrepler fazla sıcaklığa duyarlı ve neme bağımlı olduklarından her zaman ılık ve ıslak bölgeleri tercih ederler. Gündüz, taşların altında, duvar yarıklarında, kurumuş ağaç kabukları altında ya da yer altında kazdıkları dehlizlerde rastlamak mümkündür. Geceleri aktiftir. Kaygan yüzeylere tırmanamaz.
  • Topraküstü akrepleri
    • Ağaç akrepleri (arboreal akrepler) : Ağaç yarıklarında ve ağaçların kabukları arasında bulunurlar. Avustralya'da Liocheles australiensis türünden akrepler bir kozalıklı ağaç türünün (Araucaria huntsteinii) 40 m üstünde yaşarlar.
    • Taşaltı akrepleri (litofilik akrepler) : Taş altlarında kaya yarıklarında yaşarlar.
  • Toprakaltı akrepleri
    • Kumcul akrepler (psammofil akrepler) : Çöl gibi yumuşak kumlu ortamlarda yaşarlar ve geniş tarsal tırnaklar ile birçok sert uzun kıl (macro-setae) taşırlar. Uroplectes, Opistophtalmus ve Parabuthus cinslerinden akrepler bu gruptandır.
    • Kazıcı akrepler (fossorial akrepler) : Yengeç benzeri geniş chela bulunur. Kısa sert ve kuvvetli bacaklara sahiptir. Cheloctonus, Karasbergia ve Lisposoma cinslerinden akrepler kazıcıdr.
    • OSMAN ÖZER
    • OKUL NO:2009015702033

9 Aralık 2010 Perşembe

YILAN




Sürüngenler (reptilia) sınıfının, yılanlar (serpentes) alt takımındaki türlere verilen genel addır. vücutları genellikle ince, uzundur. boyları 10 cm ile 10 m arasında değişir. büyük yapılı avlarını yutabilmek için çeneyi oluşturan parçalar birbirinden ayrılabilir şekildedir. Üyeleri körelmiş olmasına karşın, yılanlarda çok çeşitli hareket şekilleri gelişmiştir. zehir dişleri üst çenede bulunur. böcekler ve küçük omurgalılarla beslenirler. Çoğu karasal ortamda yaşar. bir kısmı suya girebilir ya da zamanının büyük bir kısmını sulu ortamlarda geçirir. İzlanda, İrlanda ve yeni zelanda hariç her yerde bulunurlar. Ülkemizde çok sayıda türü yaşamaktadır.

tanınan türler dışında, zehirli ve zehirsiz yılanlar birbirlerinden kolayca ayrılamazlar. bu yüzden yılanlara karşı dikkatli olunmalıdır. isırma hâlinde hemen ilk yardım yapılmalıdır.

ZAFER AYDIN

OKUL NO:2009015702057

ATMACA





Bilimsel sınıflamalarda Accipiter nisus olarak tanımlanan atmaca gündüz yırtıcıları takımından (Falconiformes), Accipitridae ailesine adını veren bir kuştur.


Nispeten kısa, ucu yuvarlak kanatları ve uzun kuyruğu ile ani dönüşler yapabilecek ve sık ağaçlar arasında avını kovalayabilecek olanaklara, güçlü yapılara, kancalı gagalara, kavisli pençelere, kudretli kanatlara, avcı olduğu için de gelişmiş zekaya sahiptir. Bu özellikleri ile yaşam ortamına uyum sağlamıştır. Göğüs, karın ve kanat altları erkeklerde kızıl kahverengi-kırmızı, dişi ve gençlerde koyu kahverengi-gri renkte enine çizgili olup bu özellik gündüz yırtıcılarında genellikle ormanlık-ağaçlık alanlarda avlanan türlerde görülmektedir. Kafanın üstü, sırt ve kanat üst kısmı erkeklerde kurşuni-mavi, dişilerde gri-kahverengi ve gençlerde kahverengi renktedir. Yuvayı yeni terketmiş gençlerde gözler açık sarıdır ve yaş ilerledikçe bu renk turuncuya doğru koyulur ve doygunlaşır. Yaşlı erkeklerde göz rengi kırmızı olabilir. Dişi ve erkekler arasında belirgin bir büyüklük farkı vardır; kanat açıklığı erkeklerde ortalama 62 cm, dişilerde ise 74 cm, gaga-kuyruk ucu mesafesi erkeklerde ortalama 34, dişilerde ise 37 cm, ağırlık ise erkeklerde 145-150 g, dişilerde ise 230-250 g civarındadır. Atmacaların bacakları özellikle iyi gelişmiş olup özellikle orta parmağın son boğumları uzun ve bir pense gibi kendi üzerine kapanabilir yapıdadır. Yumurta büyüklüğü 36.0-47.2 x 29.5-35.7 mm’dir
Gencleri 1 nci yıl sonuna kadar dişiye benzerler.Yanlız karınlarındaki lekeler daha büyük ve düzensizdir.2 nci yıldan başlayarak yavrular cinslerinin rengini alırlar.

ZAFER AYDIN

OKUL NO:2009015702057